Düşlem üzerine

Düşlem, haz-acı ilkesi bakımından aslında işleyişe ait bir unsurdur. “The Two Principles of Mental Functioning” başlıklı makalesinde Freud şunları öne sürer:

Gerçeklik ilkesinin çalışmaya başlamasıyla, bir düşünce faaliyeti türü bölünerek ayrılmış, gerçeklik sınamasından uzaklaştırılarak yalnızca haz ilkesinin boyunduruğu altına sokulmuştur. Bu faaliyete düşlemleme (phantasying) denir.

Öte yandan, düşünce gerçeklik sınamasının hizmetinde, gerilime tahammül edip hazzı erteleyebilmeye yarayan bir araç olarak gelişmiştir. Freud’un aynı makalesindeki şu alıntıya bakalım:

 Düşünmeye, uyaran geriliminin giderek artarken boşalım sürecinin ertelenmesine zihin aygıtının tahammül edebilmesini sağlayan pek çok özellik bahşedilmiştir.

(Bu görüşe göre, düşlem bebeğin yaşamında gerçeklik sınamasının oluşmasından sonra ortaya çıkar).

Gelgelelim, iki zihin faaliyetinin ortak bir noktası da vardır. Her ikisi de, motor boşalımın hemen gerçekleşmediği durumlarda egonun gerilime tahammül etmesine imkan verir. Bir düşlemi sürdürme kapasitesine sahip olan bebek, “zihin aygıtının sırtındaki giderek artan uyaran yükü hafifletmeyi sağlayan bir unsur” olduğu gerekçesiyle boşalıma koşmaz. Düşlemin yardımıyla arzuyu bir müddet daha, gerçeklikte doyum mümkün hale gelene dek sürdürebilir. Eğer mahrumiyet fazlaysa veya bebeğin düşlemi sürdürme kapasitesi çok zayıfsa, motor boşalım gerçekleşir. Buna, genelde olgunlaşmamış egonun parçalanması da eşlik eder. Dolayısıyla, gerçeklik sınaması ve düşünce süreçleri henüz iyice yerine oturmamışken, düşlem erken dönem zihin yaşamında daha sonra düşüncenin devralacağı bazı işlevleri üstlenir.

– Hanna Segal, Introduction to the Work of Melanie Klein, pp. 21-22.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s